Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’ndeki ilanların incelenmesinden, borçlu şirket tarafından 6552 sayılı Kanun’un 73. maddesi uyarınca yapılandırma talebinde bulunulduğu 15/10/2014 tarihinde davacının yönetim kurulu üyesi olmadığı gibi herhangi bir konuda şirketi temsil ve imza yetkisinin de bulunmadığı anlaşılmıştır.
213 sayil Vergi Usul Kanunu’nun 10. maddesinin birinci fikrasında tüzel kişilerin mükellef veya vergi sorumlusu olmaları halinde bunlara düşen ödevlerin kanuni temsilcileri tarafindan yerine getirileceği; ikinci fikrasinda ise kanuni temsilcilerin bu ödevleri yerine getirmemeleri yüzünden mükelleflerin veya vergi sorumlularının varlığından tamamen veya kısmen alınamayan vergi ve buna bağlı alacakların, kanuni ödevlerini yerine getirmeyenlerin varlıklarından alınacağı düzenlenmiştir..
… Anonim Sirketi tarafindan yapılan başvuru üzerine şirketin kesinleşmiş borçlarının 6552 sayılı Kanun’un 73.maddesi uyarınca yapılandırılması ile yeni bir hukuki durum ortaya çıkmış olup yapılandırma tarihinde şirketin kanuni temsilcisi olmadığı açık olan davacının yapılandırılan borçlar nedeniyle sorumlu tutulması mümkün bulunmamaktadır. İhlal edilmesi nedeniyle yapılandırmanın iptal edilmiş olması da belirtilen duruma ilişkin olarak herhangi bir değisikliğe yol açmayacaktır.
Bu nedenle, ihtilaf konusu borçların asıl borclu şirket tarafından yapılandırıldığı tarihte şirketin kanuni temsilcisi olmayan davacı adına düzenlenen dava konusu ödeme emrinde hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
Yer verilen VDDK E:2022/1432, K:2023/1345 22/11/2023 günlü Danıştay kararında yer aldığı üzere şirket kanuni temsilcileri kendilerinden sonra yapılandırılan vergi borçlarından kendi dönemine denk gelen kısmından dahi sorumlu değillerdir. Bursa vergi avukatı olarak vergi hukuku, vergi mahkemelerine ilişkin her türlü hukuki hizmeti profosyonel olarak sunmaktayız