Son dönemde sıklıkla karşılaşılan bir uyuşmazlık için Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu son noktayı koymuştur.Bazi vergi mahkemeleri ve bölge idare mahkemeleri KDV iade alacaklarının ya da iade alacakları için işletilen faizlerin ödenmesi istemiyle vergi dairelerine karşı yapılan başvuru sonrasında açılan davalarda; sözkonusu başvuruların düzeltme-şikayet kapsamında olduğu gerekçesiyle merciine tevdi kararı vermekteydi.Aşağıda paylaştığım karar ile VDDK anılan durumun düzeltme-şikayet kapsamında olmadığı ve vergi dairesine karşı doğrudan dava açılabileceği ifade edilmiştir.
Kanun koyucu tarafından, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 116 ve devamı maddelerinde, anılan Kanun’da belirtilen vergi hatalarına yönelik ayrı ve sınırlı bir başvuru yolu olan düzeltme ve şikâyet yolu öngörülmüştür. Bu düzenlemeler ile Vergi Usul Kanunu’nun aradığı anlamdaki vergi hatalarının bulunması haline özgü olmak kaydıyla doğrudan vergilendirme işlemine karşı süresi içinde açılabilecek dava hakkından ayrı olarak zamanaşımı süresi içinde olmak koşuluyla düzeltme ve şikâyet yoluna başvurularak vergi hatasının düzeltilmesinin yetkili idari makamlardan istenilebilmesine, başvurunun reddi halinde uyuşmazlığın yargı mercii önüne getirilebilmesine imkân tanınmaktadır. Sınırlı uygulama alanı olan düzeltme ve şikayet yoluna konu edilebilecek hataların tespiti önem arz etmektedir.
Vergi Usul Kanunu’nun yukarıda yer verilen düzenlemeleri uyarınca, düzeltme ve şikayet yoluna başvurulabilmesi için vergiye müteallik hesaplarda veya vergilendirmede yapılan hatalar yüzünden haksız yere fazla veya eksik vergi istenmesi veya alınması gerekmektedir. Haksız yere fazla veya eksik vergi istenmesi veya alınması ise yürürlükteki mevzuat hükümlerine aykırı olarak işlem tesis edilmesi halinde mümkündür. Katma Değer Vergisi Kanunu’nda öngörülen sistemin bir sonucu olarak katma değer vergisi iade alacağının bulunması, haksız yere fazla vergi alındığı anlamına gelmeyeceği gibi bu durumda yürürlükteki mevzuat hükmüne aykırı olarak işlem tesis edildiğinden de söz edilemez.
Belirtilen hususlar dikkate alındığında, ihracat teslimleri nedeniyle yüklenilen ve indirim konusu yapılamayan katma değer vergisinin iade edilmesi talebiyle düzeltme ve şikayet yoluna başvurulabilmesine imkan bulunmadığından, uyuşmazlıkta, iade talebiyle vergi dairesine yapılan başvurunun reddine dair vergi dairesi işleminin iptali istemiyle dava açıldığı kabul edilerek Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı (Yahya Galip Vergi Dairesi Müdürlüğü) husumetiyle davanın görülmesi gerekmektedir. Bu nedenle, vergi dairesi işleminin iptali istemiyle dava açıldığı dikkate alınıp Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı (Yahya Galip Vergi Dairesi Müdürlüğü) husumetiyle yapılacak yargılamada işin esası incelenerek karar verilmek üzere ısrar kararının bozulması gerektiği sonucuna varılmıştır.
Öte yandan, işin esası incelenirken, davacının katma değer vergisi iade alacağı ihracat teslimlerinden kaynaklandığından olaya indirimli orana tabi işlemlerde iade uygulamasına ilişkin 74 Seri No’lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği’nin uygulanmasının mümkün olmadığı gözetilerek uyuşmazlık konusu dönemde yürürlükte bulunan ilgili mevzuat hükümlerinin dikkate alınmasının gerektiği tabiidir.
SCK Hukuk ofisi olarak Bursa Vergi avukatı, vergi avukatı, vergi mahkemesinde yer alan vergi davası ve vergi hukuku uyuşmazlıkları titizlikle takep edilir.