We provide specialized winterization services to safeguard your pool during the off-season, and when spring arrives, we handle the thorough opening process.

Cumhurbaşkanlığı Kararnamesine Karşı İdari Yargı da Dava Açılabilir mi?

  • Home
  • Blog
  • Cumhurbaşkanlığı Kararnamesine Karşı İdari Yargı da Dava Açılabilir mi?

Danıştay 2.Dairesi (E:2023/2425, K:2023/6014), Tokat Vali yardımcısı olarak görev yapmakta iken Konya il Hukuk Müşavirliği’ne Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle atanan davacı hakkında verdiği kararında öncelikle sözkonusu atama işlemi olan Cumhurbaşkanı kararnamesine karşı dava açılıp açılmayacağını tartışmıştır. Buna göre Danıştay kararında aşağıda ki ifadelere yer vermiştir.

 

            09/07/2018 tarihinde yürürlüge giren Anayasa değisiklikleri ile Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemine geçilerek yönetim ve hukuk sisteminde önemli değişiklikler yapılmış; ancak, anilan CumhurbaskanliğKararnamesi’ne ekli (I) ve (II) sayil cetvellerde yer alan kadrolarda,pozisyonlarda ve görevlerde bulunan personel hakkinda yapilacak tasarruflara iliskin olarak, farkh bir yargisal denetim yapilmasint gerektiren yasal bir değişiklik yapılmamistir.


         3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’ne ekli (II) sayılı cetvelde yer alan ünvanlarda görev yapan kişilerin atanmaları ve görevden alınmalarında Cumhurbaşkanının takdir yetkisine sahip olduğu hususunda tereddüt bulunmamaktadır. Ancak, Cumhurbaşkanının sahip olduğu bu yetki, mutlak ve sınırsız nitelikte olmayıp, kamu yararı ve hizmet gerekleri ile sınırlıdır ve bu açılardan idari yargı denetimine tabidir. Aksine bir yorum,Cumhurbaskanınca tesis edilen bu tür işlemlerin, yargı denetiminin dışında bırakılması sonucunu doğuracak olup, bunun da, aksi Anayasa’da düzenlenmediği sürece, bir hukuk devletinde kabulü mümkün değildir.

         Bu itibarla, idari yargı denetimine tabi tutulacağı hususunda kuşku bulunmayan dava konusu işlemin hukuki denetimine geçilmiştir.


        İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 2. maddesi uyarınca bir idari işlemin, dava konusu edilmesi halinde, diğer unsurları yanında sebep unsuru yönünden de yargı merciince hukuka uygunluk denetimine tabi tutulacağı açıktır.


     Sebep unsuru, idari işlemin yapılmasını gerektiren, idareyi işlem tesis etmeye sevk eden maddi veya hukuki durumlardır. İdare hukukunda sebepsiz idari işlem olamaz. İdarenin tüm işlemleri, idari faaliyetlerin nihai amacı olan kamu yararını gerçekleştirmeye yönelen bir sebebe dayanmalıdır.
Bu anlamda, hakkında idari işlem tesis edilenlerce hukuka aykırılık iddialarının etkin bir biçimde ileri sürülebilmesi ve yargı mercii tarafindan idari işlemin hukuki denetimininin gerçekleştirilebilmesi için idarece, tesis edilen işlemin maddi ve hukuki sebeplerinin açıkça ortaya konulması gerekmektedir.


       Öte yandan, “idarenin sahip olduğu takdir yetkisi” bir idari islemin sebebi olamaz. Takdir yetkisi; diğer unsurları ile birlikte sebep unsuruna da sahip bir işlemin tesis edilip edilmeyeceği noktasında idareye tercih hakkı tanıyan bir yetkidir. Kısacası, idarenin takdir yetkisinden  söz edilmeden önce idarenin bu yetkiyi kullanmasının sebebi açıklanmalıdır.

 

         Netice itibariyle Danıştay, davaya konu atama işleminin dayanağı olan Cumhurbaşkanlığı atama kararnamesininin idari yargı denetiminine tabi olduğuna karar vermiştir.

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked *